{ "title": "Diz Kapağı ve Ayak Bileği Ağrısı", "image": "https://www.bilek.gen.tr/images/diz-kapagi-ve-ayak-bilegi-agrisi.jpg", "date": "19.01.2024 10:28:59", "author": "orhan alem", "article": [ { "article": "
Diz kapağı ve ayak bileği ağrısı, bir sürü tıbbi nedeni olabilmekte ama takip ettiğimiz hastalardan edindiğimiz verilere yönelik hareketsiz bir hayat ve bunun sonucu olarak meydana gelen çok kilolarda diz ve ayak bileğine binen yükü artırarak bu bölgelerde dejeneratif farklılıklar yapmakta ve ağrıyla kendini gösterebilmektedir.

En fazla görülebilen diz ağrısı nedeni 'zorlama ve burkulmalar' (%42). Bundan daha sonra osteoartrit (%34) görülüyor. Bunu menüsküs yaralanmaları (%9), kollateral (%7) ve çapraz bağ yaralanmaları (%4), gut (%2) ve kırıklar (%2) takip etmekte. Romatoid artrit (%0.5), enfeksiyöz artrit (%0.3) ve pseudogut (%0.2) çok az görülüyor. Vücudumuzdaki kasların ve eklem yapılarının hareketleri bakımından belli bir fiziksel kapasiteleri bulunur ve bu kapasitelerinin daha çok çıkan hareketler veya bu kapasitelerinin daha çok aşılmasına neden meydana gelen yüksek şişman olma, yaşlılık benzeri durumlar bu yapılarda afak yaralanmalara veya enflamatuvar proseslerin oluşmasına neden olabilmektedir. Bu yaralanmalar eklem ve adale hareketlerinde kısıtlılık ve ağrılı hareketliliğe neden olabilmektedir. Bir insanda bacak damarlarının tıkalı olması aterosklerozun çoğunlukla meydana geldiğini gösterir. Bu çeşit hasta olanların tahmini yarısında kalp damarlarında, dörtte birinde, beyin damarlarında tıkanma bulunur. Fakat artık enfarktüs veya inme oluşmadığından hasta bu tıkanıklıklardan bihaber olabilmektedir.

Bacak damarları tıkalı meydana gelen, başka bir deyişle periferik damar rahatsızlığı olanlarda yapılmış olan çalışmalar, bu hasta olanlarda vefat oranının tahmini 4 kat arttığını ve bu artışın da kalp ve beyin damar tıkanıklıklarıyla da ilişkili olduğunu göstermiştir. Bu sebeple, periferik damar rahatsızlığı tanısı bütün bireylerde, yaygın ateroskleroza karşın ilaç rehabilitasyonu verilmeli, hastanın kilo vermesi ve sigarayı bırakması sağlanmalı ve kesinlikle kalp ve beyin damarları analiz edilmelidir. Zira hastalarda, birtakım durumlarda bacak damarlarından öncesinde kalp veya beyin damarlarına müdahale etmek gerekebilir. Bacak damarlarındaki tıkanıklıklar hastada bazı durumlarda hiçbir yakıntı yaratmayabilir. Tıkanıklıklar damar çapının %50 sinden az meydana gelen darlıklar şeklindeyse, ana damarda değil de hemen yan dallarda ise veya hastada kuvvetli tıkanıklığa nazaran vücudun ürettiği kollateral damarlar yeterli ise bu durum görülebilir. Bunun dışarısında bacak damar tıkanıklıkları 2 farklı muayenehane tablo oluşturabilir.

Yürüme ağrısı (Klodikasyon): Damardaki daralmanın şiddetli olmadığı veya daralma-tıkanmanın yavaş geliştiği durumlarda meydana gelir. Bacaklara giden kan ölçüsü hasta istirahat ederken yeterli miktardadır, dolayısıyla hasta otururken veya yatarken ağrı duymaz. Fakat hasta yürümeye başladığında bacak adalelerinin kan ihtiyacı artar ve bacağa giden kan eksik kaldığından ağrı oluşur. Bu ağrı, çoğunlukla hasta belli bir uzaklık yürüyünce başlar, oturup dinlenince geçer. Hasta yine yürümeye başlayınca ağrı yine başlar. Bu tipik ağrı şekline Latince topallama manasında \"klodikasyon\" adı verilir.

Kritik iskemi: Tıkanıklıkların sayısı ve şiddetinin yüksek olduğunda veya kollaterallerin eksik meydana geldiği durumlarda görülür. Bu hastalarda, bacağa giden kan ölçüsü oldukça azalmıştır. Bu miktar, bacağın istirahatteki kan gereksinimini dahi karşılayamadığından hastada otururken veya yatarken de kuvvetli bacak ağrısı bulunur. Hastalık tedavi edilmezse bu durum çoğunlukla bacakta yara veya kangren oluşmasına yol açar.

" } ] }